Gözlerimizin kapandığı anlar vardır. Uyumaktan bahsetmiyorum. Uyku durumu zaten kontrol edilemez bir durumdur. Çoğu zaman uyuya kaldığımızda kendimize kızarız. Neden uyuyakaldım, neden kontrol edemedim kendimi diye. Bu gözlerimizin kapandığı anlar genelde birini çok sevdiğinizde, birine çok değer verdiğinizde hatta aşık olduğunuzda meydana gelir. Bunlardan hiç biri değilse kesin alışkanlıktandır. Birlikte yaşadığınız insanın olumsuz özellikleri gözünüze batmaz, nefret ettiğiniz her şeyi yapmasına rağmen umursamazsınız. Hatta kıyafetinize, saçınıza başınıza karışır, ona rağmen gıkınız çıkartmazsınız. Herhalde bu söylediklerimin en az biri, uzun süreli ilişki yaşamış erkeğin yada kadının başına gelmiştir. Baskı altında yaşamaya alışmış ve karşıdaki kişiye de baskı kurmuş, ve bunun sonucunda karşılıklı baskı altında hastalıklı bir ilişki yaşamışlardır. Söylediklerimden sakın açık ilişkiye (open relationship; Avrupacası) onay verdiğim yada özendirdiğim düşünülmesin ki en karşı olduğum ilişki tarzıdır. Tabi kendi düşüncem bunu savunan ve bu ilişki tarzıyla mutlu olabilen varsa mutluluklarının daimi olmasını diliyorum.
Yalan, her ilişki de olan bir şeydir. Bizim ilişkimizde yalan yoktur asla söylemeyiz diyen varsa gerçekten de koca bir yalancıdır. Ufak yalanların ilişkinizde var olduğunu, karşındakini kırmamak için pembe yalanlar söylediğinizi de kabullenin. Buna rağmen hala ilişkilerinde pembe yalanlar dahi olmadığını söyleyenler varsa onlara da saygım sonsuz. Sonsuza kadar devam eder aşkınız. Devam edin, tatmininize hayranım. Şimdi konumuz ilişkiler ve yalan olduğuna göre, son zamanların trendi açık ilişkilerden bahsedeceğim. Hani iki kişi sevgilisinizdir araya üçüncü kişiyi dahil etmek ya da ayrı ayrı başkalarıyla birlikte olup aynı evin içinde aptala yatmak oyunu. Sonrada ahkam keserler bizim ilişkimiz çok güzel, biz birbirimize karışmayız, Avrupa'ya gittiğimizde o bar senin bu bar benim dolaşırız. Özgürüz sonuçta canım, ikimizde bireyiz, falan filan... Katılıyorum ablacım, abicim sana. Sonuna kadar özgürsün. O zaman neden ilişki yaşıyorsun? Git istediğinle takıl, gez, toz. Toplumun ilişki yargısını neden alt üst ediyorsun demezler mi sana. Sen açık ilişki yaşarken sağındaki solundaki çevrendeki normal ideal bir ilişki yaşarken onun ilişkisini neden bozuyorsun? Senin ne hakkın var ki iyi yada kötü giden ilişkiye çomak sokmaya.
Ahlaksızlık mı? Tartışılır. Bence değil. Ahlak herkese göre değişen ama doğruyu, güzeli, iyiyi içinde barındıran bir değerdir. Kimine göre bu ilişki tarzı bile ahlaklı bir davranıştır. Kararını herkes kendi versin tabi. Yorumsuz...
Evet yazının ilk başında bahsettiğim; gözlerimizin kapanması bu konuyla ilgiliydi. Farz edin bir ilişki yaşıyorsunuz, her şey ortalamada seyir ediyor. Ne çok iyi ne çok kötü. Adam yada kadın bu ilişkide başrol oynarken bir diğeri başka bir dizide de yardımcı rol oynuyor. Ve sen o diziyi seyretmiyorsun. Varlığını adını, sanını biliyorsun bu dizinin ama televizyonu kapatıyorsun. Tıpkı gözlerini kapattığın gibi.
Sevgiyle kalın...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder